AK Parti Tek Başına İktidar Olmak İçin
Neler Yapmalıdır?
Önceki seçimde HDP’nin barajı aşıp aşmayacağını konuşuyorduk…
Görülüyor ki, bu seçimde de AK Parti’nin tek başına iktidar olup olmayacağını konuşacağız…
Bunun için;
-Adaylar belirleyici olacaktır.
-Vaatler etkili olacaktır.
-Kullanılan dil ve üslup ile AK Parti’nin her kesime kucak açması faydalı olacaktır.
Halkta karşılığı olan bilgili, birikimli ve deneyimli adaylar belirlenmelidir.
Adayları belirlerken, illerin demografik yapısına da dikkat edilmelidir.
Örneğin Kars’ta, ilin demografik yapısı gözetilmeden AK Parti ilk iki sıraya, iki yerli aday gösterdi…
Bu durum da… Kars’ta yaşayan Kürtlerde bir küskünlük yarattı; nitekim Kürtler HDP’ye destek verdiler…
Bir örnek daha vermek gerekirse, İstanbul’da 4-5 milyon Kürt yaşamaktadır; Ak Parti kaç Kürt kökenli aday gösterdi?
Benim bildiğim Mehmet Metiner’den başka aday gösterilip, seçilen başka bir Kürt yok…
İlimiz Batman’da da… Adaylar belirlerken ilin coğrafyasını, siyasi dengesini göz ardı edip,
Adayları bir ilçeye yoğunlaştırırsanız, seçmeni küstürür başka yerlere itmiş olursunuz.
Her ilin kendine özgü dengeleri, coğrafyası, demografik durumu vardır. Aday belirlerken bunlara çok dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Bu seçimde de kullanılan dil, kullanılan üslup önemli olacaktır.
Toplum artık siyasilerden kavgacı bir üslup istememekte; pozitif bir siyaset dili, uzlaşmacı bir üslup beklemektedir.
AK Parti’de buna dikkat etmek durumda olmalıdır.
Bir de AK Parti’nin çok kullandığı Özgüven meselesi vardır.
Benim de çok şahit olduğum gibi, AK Partili bazı arkadaşların bu sözcüğü yanlış yorumlayarak, Özgüveni, egolaştırıp, kibirleşmeye evirmesi…
Bu da toplumda sıkıntılara sebebiyet vermektedir. Benim AK Parti’nin her ferdine tavsiyem, kibirden uzak durması, egosuna hâkim olmasıdır.
Ekonomik ve sosyal vaatler ilgi çekecektir.
Memur, işçi, emekli, köylü ve esnafa yönelik yapılması gerekenler belirlenip, olabilecek iyileştirmeler açıklanmalıdır.
Çözüm Sürecini AK Parti’nin bozduğu şeklindeki algı yıkılmalı; sürecin gerçek hikâyesi topluma izah edilmeli…
Buzdolabında bulunan sürecin, yeniden canlandırılmasının, hangi koşullarda ve hangi yolla mümkün olacağı da halka en açık şekilde anlatılmalıdır.
Çözüm süreci, çıkarılan çerçeve yasayla bir hükümet politikası olmaktan çıkmış, bir devlet politikası haline dönüşmüştür.
Sürecin tekrar başlaması için, Öcalan görüşme talep edebilir ya da süreç onunla görüşmeyi zorunlu kılabilir… Muhatabı devlettir. Devlet ile görüşmesi sağlanabilir.
HDP; Uludere, Kobane ve bir takım söylemlerle algıyı yönetip, bir propaganda malzemesi yaparak, Kürtlerin oylarını almayı başardı…
AK Parti’nin bütün toplumu kapsayan felsefesi gereği;
Uludere, Kobane meselelerinde olduğu gibi yanlış algılara mahal vermeden…
Milliyetçi söylemleri bırakıp; herkesi kucaklayan yeni söylemler geliştirerek, Kürtleri yeniden kazanmalı… Küsen Kürtler geri getirilmelidir.
Bu sadece seçim kazanımı için değil; Toplumsal Barışı, Huzuru, Birlik ve Beraberliği sağlamak adına da önemli olacaktır.
Allaha emanet olun…
Burhan İSEN
21. Dönem Batman Milletvekili